31 Ağustos 2008 Pazar

..


its so cold again in the morning.. its so cold without you...

28 Ağustos 2008 Perşembe

bugun tanrıyı gordum ruyamda...












evet evet gordum. ironi falan yapmıyorum. bildiin rüyama girdi iste tanrı. konusmadık hayır fakat bana müzik caldı....
daha başa donmek lazım belki. herkesin sorularına cevap olacak. aklını basından alacak, umutlarını kıracak, belki kızdıracak cevaplarım var artık tanrıyla ilgili. neye benziyor tanrı. oncelikle kadın. hemde afro amerikalı bir kadın. 1.80 boylarında, zayıf ama oturaklı, kıvırcık african saclı. kocaman beyaz cerceveleri olan bir guneş gozlugu takıyor. beyaz bir elbise giyiyordu. oturdugu icin elbisesinin tamamını goremiyordum. kendisinide tamamen goremiyordum. hayır bu resimdeki kadına hiç benzemiyor. sadece sacları aynı. onunki biraz daha dagınık. ama o cok daha siyah. zaten heryer simsiyah. oda gece kadar siyah. cok daha guzel , cok daha karizma ve cok daha yuvarlak hatlı. cok karizmatik. konusmadı benimle. biraz ustten baktı. sonra bana bir sarkı dinletti. hatırlamadıgım. ama bir yerinde sarkının you can ignore diyordu.

15 Ağustos 2008 Cuma

sus beee


yorgunum, cıkar yol bulmak zor geliyor. insan neden kurtulmak istedigini bilemezse neyin canını acıttıgını bilemezse nasıl savasırki onunla. kendi icimde dö(vü)nüp duruyorum. eskiden sadece duruyordum simdi kendimi tekrarlıyorum. cemberin duvarlarını o kadar kalın örmüsümki dısına cıkamıyorum. hah sanki dısarıya cıkmaya cesaretim var gibi. dısarıdaki herkesden korkuyorum. herkesden. gidip kimseyle konusamıyorum bile. cemberimi zorlayamıyorum bile. kimseye anlatacak biseyim yok. hikayesiz insan zaten hic yasamamıstır. kendime sarıyorum. cok tehlikeli. kendimden uzak durmalıyım. biliyorum. sardıkca kendime zarar veriyorum. durduramıyorum ama kendimi. kime sarsam. birilerine ihtiyacım var. alıp goturecek birine. özel birine. cemberin dısından birine. eski defterleri acıyorum. eski kadınları zorluyorum. recycling yapıyorum. doga dostuyum. en eskilere bulasıyorum. kapı bana cıkıyor. yine kendimle didisiyorum. kendimi dovüyorum. kendimi üzüyorum. gücüm zavallılara yetiyor. onları avlıyorum. bir sure iyi hissettiriyor. oyalıyor. can yakmayı oyun sanıyorum. yolum ezbere cıkıyor. ezberden yiyorum. ne kadar kaldıysa onu yiyorum. ezber gun be gun azalıyor. bunun farkına varıyorum. ezberlerin yeni hayatı var. benim icin tutusmuyorlar artık. belki dunya artık benim cevremde donmuyor. yaslanıyorum cirkinleşiyorum kendi sesime katlanamaz cümlelerime tahammül edemez oluyorum. SUS beee. git simdi. aglamak icin yalnız kalmaya ihtiyacım var. hesap lütfen. gitmem gerek. yorgunum...